Üst üste zamlanan yem fiyatlarının üreticiyi üretemez noktaya getirdiğine ve inek kesimlerinin başladığına dikkat çeken Türkiye Süt Üreticileri Merkez Birliği Genel Başkan Vekili ve Milas Süt Birliği Başkanı Ali İhsan Gezgin, “Zamlı yem fiyatına göre kabul gören bir parite üzerinden çiğ süt fiyatı 3 ayda bir güncellenmelidir. Ancak böyle bir güncelleme üretimi ayakta tutabilir.” diye konuştu.
Türkiye Süt Üreticileri Merkez Birliği Genel Başkan Vekili ve Milas Süt Birliği Başkanı Ali İhsan Gezgin, süt üretiminin ve hayvancılık sektörünün en önemli gider kalemi olan yemdeki fiyat artışını ve bir yıldır değişmeyen çiğ süt fiyatını değerlendirdi.
“Hayvancılık sektörü ve sektörün geleceği kötüye gitmekte… Süt üreterek, besicilik yaparak üretimin lokomotifi olan, geçimini sadece hayvancılıktan sağlayan binlerce aile, emekle kurulan küçük aile işletmeleri zor günler geçiriyor.” diyerek üreticilerin sesi olan Başkan Gezgin, üreticinin sabitlenen çiğ süt fiyatı karşısında yem fiyatlarının sürekli zamlanması ile ailesini geçindiremez durumda olduğuna vurgu yaptı.
YEM FİYATLARINDAKİ ARTIŞ DURDURULAMIYOR!
Yem sanayicilerinin dövizdeki artışı öne sürerek yem üretimindeki maliyet artışını sert bir şekilde yem fiyatlarına yansttığını anlatan Başkan Gezgin, hayvancılık yapan, süt üreten üreticilerin her geçen gün daha pahalıya yem aldığını söyledi.
Dolar artışına paralel olarak tırmanışa geçen yem fiyatı konusunda, üretici aleyhine ilginç bir dengesizlik olduğunu ifade eden Başkan Gezgin, “Ekim 2020 ayı içerisinde yaşanan dövizdeki dalgalanmayla yem fabrikaları neredeyse her 3 günde bir yem fiyatlarına zam üstüne zam yaptı. Ay içerisinde çuval başına 25-30 lira arasında zam geldi. Bu gün itibariyle döviz kuru neredeyse yüzde 10 civarında düşmesine rağmen yem sanayicisi, tepkilere dayanamayıp 2 ile 3 lira arası göstermelik indirim yapmayı düşünüyor. Nasıl kur artışında günlük zam yapıldıysa bir günde aynı oranda indirim yapılması kaçınılmazdır. Sanayici, ‘İthal ham madde alınmış, ithalatçılar mal vermiyor, zarar ediyoruz’ diyerek fiyat indirmemekte direniyor. Bunun yanında önceki dönemden ucuza almış olduğu ham maddeyi de güncel fiyattan faturasını üreticiye kesmektedir. Sonuç olarak yem sanayicisi, döviz kurundaki yükselişi bahane ederek yem fiyatlarına zam yapıyor. Bu bahanelerle ekstra kesilen faturaları üretici ödemek zorunda değil. Burada saydığım gerekçelerle Birlik olarak dün itibari ile tüm yem fabrikalarına fiyatları acilen indirmeleri için uyarıda bulunduk. Bu tespitler ışığında üretici var ise sanayici de var, yoksa hepimiz yokuz. Pandemi sürecinde stokçuluğa ve fiyatlandırmaya nasıl müdahale edildiyse, yetkili kurumların acilen yem konusunda da aynı müdahaleyi yapmasını bekliyoruz. Piyasada kesilen inek sayıları bu durumu doğrulamaktadır. Bu nedenle dana karkas fiyatlarının son günlerde gerilediği, fiyatlarda 4-5 liralık düşüşler meydana geldiği gözleniyor.
Bakanlığımızla yaptığımız görüşmeler sonucunda, yem fiyatlarının hareketlendiği bir dönemi de kapsayacak şekilde, süt üreticileri 0.40 kuruşluk destekleme ve erken ödeme ile bir nebze olsun rahatladı. Diğer desteklerin de biran önce ödenmesi, üretimdeki bu olumlu iklimin devamını sağlayacaktır. Sektörümüze de can suyu olacaktır. Ayrıca 2021 yılı için yeni belirlenecek süt fiyatının, parite gözetilerek, üreticiyi koruyacak, mağduriyetleri ortadan kaldıracak şekilde belirlenmesini istemekteyiz.” diyerek üretimin devamlılığının önemine vurgu yaptı.
Mevcut durumun geri dönülemez zararlara sebep olabileceğini kaydeden Başkan Gezgin, “İlk etapta üretici hayvanlarını besleyemez duruma gelebilir. Bu evrede beslenme bozuklukları yaşayan hayvanlar, üreticiye verim düşüklüğü ile ayrıca veterinerlik maliyeti getirir. Ardından hayvanlarını besleyemeyen üreticiler, hayvanlarını kesime göndermek zorunda kalabilir. Bu iki evreyi şuan yaşıyoruz.” diyerek, durumun ciddiyetine dikkat çekti.
“Üreticilerimiz, ‘Yem dolarla, çiğ süt kuruşla hayvancılık sürdürülemez durumda!’ diyerek sancılı bir süreçten geçtiğini, bu duruma daha fazla dayanamayacaklarını ifade ediyor.” diyen Başkan Gezgin, gelecekte olmasını istemedikleri gelişmeler hakkında ise şunları belirtti:
“Üretimi bırakan üreticinin tekrar damızlık hayvan alıp üretime dönmesi çok zor. Ayrıca bunun ithalat yoluyla çözülmek zorunda kalınması kaynak israfına sebebiyet vereceği de bir gerçektir. Aralık ayında belirlenecek süt fiyatın en az 3,50 lira olmasını, devamında mutlaka süt yem paritesi dikkate alınmasını, belirlenen fiyatın müstahsilin eline geçecek fiyat olmasını, soğutma nakliye vb. giderlerin ayrı hesaplanmasını, çiğ süt fiyatının 3’er aylık dönemlerde güncellenmesini talep ediyoruz.” dedi.