Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, mücadeleleri ile anılan Deştin halkı ile köy okulunda bir araya geldi. Aras, konuşmasında “Yerel yönetimler olarak üzerimize düşeni yapacağız, hükümetle de görüşeceğiz. Buraya çimento fabrikası yaptırmayacağız bu konuda çok netiz” dedi.
Termik santral ve çimento fabrikasının doğaya zarar vermesine karşı mücadele eden köylüler ile buluşan Aras, yanlarında olduklarını ve her zaman çevreyi koruyacaklarını ifade etti. Çimento fabrikası davasında Deştin halkının destekçisi olduklarını söyleyen Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, “Gerektiğinde eylemsel, gerektiğinde hukuksal her türlü mücadeleyi yapmaya hazırız” dedi.
Çimento Fabrikası’nın kurulmasına karşı çıkan ‘Deştin Çevre Platformu’ üyeleri, Belediye Başkanı Aras’tan 1/5000 ölçekli planların iptal edilmesi için hukuki destek istedi. Ayrıca, bölgede zeytinyağı üretimi için teşvik talep ettiler.
“Biz bu mücadeleyle büyüdük. Kimseden destek göremedik, sizden destek istiyoruz”
Başkan Aras’ın katıldığı halk buluşmasında konuşan direnişçi Arzu Özdemir, bugüne kadar gerekli desteği göremediklerini, bundan sonrası için ise Ahmet Aras’ın vereceği destekten emin olduklarını vurgulayarak, “Biz bu mücadelenin içinde büyüdük. Bizim yanımızda olunduğu sürece biz bu fabrikayı gömeceğiz. Kolluk kuvvetleri ve yetkililer tarafından her türlü zorluğu yaşadık. Çimento fabrikasının bazı binaları yapılmaya başlandı ama bunlar yıkılacak. Sizin de desteğinizle yıkılacak” dedi.
Aras, ‘Gerektiğinde Eylemde Gerektiğinde Hukuki Mücadelede!’
Aras destek talebi karşısında bu konuda ne gerekiyorsa her şeyi yapacağız. Hem hükümet nezdinde hem yerel yönetimlerimizin yetkileri doğrultusunda her türlü mücadeleyi vereceğiz. Çimento fabrikasını Deştin’e buraya yaptırmayacağız bu konuda çok netiz” dedi.
Muğla’nın sermaye tarafından işgal edildiğine değinen Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, ” Sizlerin verdiği mücadeleyi Bodrum Belediye Başkanlığı dönemimden bu yana takip ediyorum. Öncelikle topraklarınıza, tarihinize, geçmişinize, kültürünüze sahip çıktığınız için sizleri kutuluyorum. Biz bir şeylere ses çıkarmazsak itiraz etmezsek gün gelecek artık sesimiz hiç çıkmayacak. Atalarımızın binlerce yıl önce kan dökerek sahip olduğu topraklarda bugün bir işgal altındayız. Köylerimiz, tarlalarımız ve ormanlarımız tehlike altında. Muğla’nın neredeyse yüzde 80’inde maden arama ruhsatı var. Ancak, Muğla turizm ve tarım için çok önemli bir kent. Her şeyi her yerde yapamayız. Çimento fabrikası inşa edilmesi planlanan bölgede sadece bir binayı değil, aynı zamanda bölgedeki doğal kaynakları da tehlikeye atar. Sermaye, burada bugün faaliyet gösterirken yarın başka bir ülkede olabilir. Ancak, burada yaşayan insanların başka bir yere gidecekleri bir seçenekleri yok. Bu bilinçle hareket etmeliyiz. Şimdiye kadar verdiğiniz mücadele için teşekkür ediyorum. Bundan sonra da yanınızda olacağımızı bilmenizi isterim, gerektiğinde eylemde, gerektiğinde hukuki mücadelede” ifadelerini kullandı.