Pazar , Kasım 24 2024

Beton Kalitesi Depreme Karşı Direnci Artırıyor

Kaliteli betonun otomatikman depreme dayanıklı binaların ortaya çıkmasına yardım ettiğini belirten Veli Bulut, Rüzgar Beton olarak istenilen kalitede üretim yapmaya devam ettiklerini vurguladı

Türkiye’nin büyük çoğunluğunun deprem kuşağında olduğunu hatırlatan Rüzgar Beton Üretim Müdürü Veli Bulut, bu gerçekle acı bir şekilde sık sık yüzleşmek zorunda kaldığımızı söyledi. Depreme dayanıklı binalar yapmak için beton kalitesinin önemine dikkat çeken Bulut, “Maalesef Ege Bölgesi ve Bodrum da deprem tehlikesi ile sık sık karşılaşabilecek bir coğrafyada bulunuyor. Bunun için depreme dayanıklı binalar yapmak zorundayız. Bu yüzden Bodrum’da neredeyse artık C30 sınıfından aşağı beton dökülmüyor. Biz üreticiler olarak istenilen sınıfta betonu sağlamakla yükümlüyüz” dedi.

BELİRLİ STANDARTLARI VAR

Beton üretirken tamamen proje müdürlerinin, statikçilerin müşteriye verdiği proje doğrultusunda hareket etiklerini belirten Bulut, “C30 kalitesinde beton istenmişse biz onu sağlamakla yükümlüyüz. Depreme dayanıklılık binanın statiği ile ilgili bir durum. Binanın nasıl depreme dayanıklı olacağına yapı denetim mühendisleri, karar verir. Bize şöyle bir taleple geliyorlar, ‘Ben C30 sınıfı beton istiyorum’ C30’un nasıl olması gerektiği hakkında zaten belirlenmiş standartlar var. Biz onu sağlamakla yükümlüyüz. Biz zaten her zaman istenilenden beton kalitesinin bir sınıf üstünü vermeye çalışıyoruz” diye konuştu. BODRUM BU KONUDA ŞANSLI Ürettikleri betonun kalitesine sonuna kadar güvendiklerini vurgulayan Bulut, şunları söyledi: “Çünkü kullandığımız agrega ciddi anlamda deneylerden geçiyor. Çimento, kullanılan karışımlar, beton dizaynı çok hassas bir şekilde takip ediliyor. Biz ürettiğimiz betonun, üretim sürecinin tamamını görüyoruz. Benden C30 isteyen bir müşteri, zaten çok rahatlıkla daha kaliteli bir beton alıyor. Üretim sürecinde hiçbir şekilde ‘Biz şundan tasarruf edelim, şundan kaçalım’ şeklinde bir durum söz konusu değil. Beton kalitesinin hakkı neyse fazlasıyla veriyoruz. Bu da kendiliğinden depreme dayanıklılık sağlıyor. Zaten istenilen sınıftaki betonu, statikçiler projeyi verirken ‘C30 depreme dayanıklı’ diye düşünerek istiyor. Biz onun üstüne bir kat daha kaliteyi artırıyoruz. Eğer proje düzgün uygulanmışsa zaten 9 şiddetinde de deprem olsa ben Bodrum’da kolay kolay bina yıkılabileceğini zannetmiyorum.”

DÜZGÜN iŞ YAPTIRAN SiSTEM

Son dönemlerde üreticinin de tüketicini de devletin de bu konuda çok hassas olduğunu ifade eden Bulut, “Sistem son dönemlerde eskisinden çok daha iyi işliyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı birçok önlem aldı. Alınan taze beton numunelerinin içinde çipler var. Hepsini kayıt altında tutuyorlar. Önceden böyle değildi. Şu an ne firma kötü bir beton üretebilir, ne laboratuvar bu kötü betona onay yapabilir, ne de yapı denetimi bu işin altına imza atabilir. Sistemi artık öyle düzenlendi ki, düzgün iş yapmayanın hiçbir şansı yok. Tamamen düzgün iş yapma üzerine bir sistem kuruldu. İlk yıllarda sorunlar çıkıyordu ama son 1-2 yıldır artık bu sistem tamamen oturdu. Bunun faydasını da hep birlikte göreceğiz” açıklamasını yaptı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir