İzmirli gazetecilere tarih ve kültür dolu bir yolculuk yaptıran Bodrium Hotel & SPA Genel Müdürü Yiğit Girgin, Bodrum’un deniz, kum ve güneşten çok daha fazlasına sahip olduğunu yerinde gösterdi.
Bodrum’un kültürel, tarihi ve gastronomik açıdan çok önemli yerel değerlere sahip olduğunu belirten Yiğit Girgin, İzmir’den gelen gazetecilere; Myndos Kapısı, Antik Halikarnas Surları ve Etrim’deki bağları gezdirdi. Dünyanın önemli turizm destinasyonları arasında yer alan Bodrum’un çok değerli bir tarihi mirasa sahip olduğunun altını çizen Girgin, “Ülkemize gelen bir turiste, otel ve deniz dışında ne sunduğunuz çok önemli. Bodrum ‘Dünyanın 7 Harikası’ndan biri olan Halikarnas Mozolesi’ne ev sahipliği yapıyor. Sadece bu mozolenin restore edilerek kente kazandırılması bile dünyanın gözünün üzerimize çevrilmesini sağlar. Yerel değerlere ve kültürel mirasımıza önem veren bir kurum olarak Halikarnas Mozolesi’nin bir replikasını da otelimizin lobisinde konuklarımız için sergiliyoruz. Ege kültürünü yansıtan mimarisi insanının yapısı, zeytinyağı, üzüm bağları, belediyenin kente kazandırdığı lavanta tarlaları ve yerel lezzetleri şehrimizin önemli artıları. Dünyanın en büyük su altı müzesi de Bodrum Kalesi içinde sergileniyor. Tarihte önemli bir yere sahip olan Büyük İskender’in kente giriş yaptığı rivayet edilen tarihi Myndos Kapısı’nın yanındaki Büyük İskender Caddesi’nde yer alan Bodrium’da yılın 12 ayı konuklarımızı ağırlıyoruz” dedi.
Destinasyon pazarlamasının Bodrum turizmine yön vermek için çok önemli olduğunu ve bu konuda bir arama konferansı gerçekleştirildiğini dile getiren Yiğit Girgin, “Kentin geleceğine yön vermek, bir rota çizmek adına gerçekleştirilen arama konferansının önemli sonuçları olacak. Bir rapor olarak çıktıları incelendiğinde önümüze gerçekçi bir tablo çıkacak. Burada önemli olan tedaviyi belirlemekten çok bu tedaviyi yaşama geçirmektir. Kentin yerel yöneticileri, sivil toplum kuruluşları iş insanları ve diğer önemli aktörler aynı amaç için ortak paydada buluşmak zorundalar. Kentin kış nüfusu 90-100 bin iken pandemiden sonra bu rakam 500 bine yükseldi. İnsanların ikametleri farklı kentlerde olduğu için kayıtlı rakam çok daha düşük oluyor. Kentin altyapı ve üstyapı anlamında eksikleri bulunuyor. Şu anda kentimiz yüzde 40’lık bir imar alanına daha sahip. Bodrum’un bu kadar büyümesi kente nasıl sonuçlar doğurur, bunların planlanması lazım. Bodrum’un yerel zenginlikleri ve kent dokusunun daha çok sahiplenilmesi gerekir” diye konuştu.
BÜTÜNCÜL PAZARLAMA ŞART
Kentin yatak kapasitesinin 90 bin civarında olduğunu kaydeden Girgin, Bodrum’un geçtiğimiz yıl 60 ülkeden 950 bin turisti ağırladığını söyledi. Yiğit Girgin sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu rakam, % 60 dolulukla bile iki katına yükselebilir. Bunun için kentte bütüncül bir pazarlama stratejisi belirlememiz gerekli. Turizm sezonu kalite, hizmet ve personel devamlılığı açısından 12 aya yayılmalı. Yıl boyunca insanları kente çekecek farklı turizm alternatifleri yaratılmalı. Tesis, hizmet kalitesi ve fiyat anlamında iyi bir durumdayız. Fakat son ekonomik koşullar fiyat anlamındaki rekabet gücümüzü de zayıflatmaya başladı. Şu anda resmi rakamlara göre Bodrum’un yatak kapasitesi 90 bin civarında. Buradaki ev sahipleri evlerini sezonluk olarak kiraya veriyor. İkincil konutların kapasitesini bilmiyoruz. Devlet vergi alamıyor, güvenlik açığı oluşuyor. Otelcilik sektörü ve diğer yatırımcılar da olumsuz etkileniyor. Bodrum daha niş bir pazar. Oda kahvaltı konsepti yaygın. Bu durum yerel esnafın kalkınması için de çok önemli. Bodrum’daki turist Türkiye ortalamasının üzerinde para harcıyor. Ortalama 1 milyar dolar gibi bir rakam olduğunu düşünüyorum. Bodrum’un gerçek potansiyelinin ortaya çıkmasıyla birlikte bu rakamın çok daha fazla olması da mümkün.”